top of page

CANIM KARDEŞİM

Tarık  Akan, babası gibi sevdiği Ertem Eğilmez’den bir dramada başrol oynamayı rica eder. Eğilmez, 1970'li yıllara aile temalı filmlerle damga vurmuş, Yeşilçam’ın en unutulmaz filmlerine imza atmış  bir yapımcı ve yönetmendir. Kadrosunda, Adile Naşit, Münir Özkul, Kemal Sunal, Şener Şen, İhsan                                                                                                                  Yüce ve Halit Akçatepe gibi neredeyse her biri efsane olmuş tüm oyuncular Eğilmez’in kamerasının önündedir. Fakat artık o da toplumun temeline inip umutsuzluk, işsizlik, çaresizlik temalı filmler çekmek ister. En azından niyetli ve isteklidir. Hatta Canım Kardeşimle alakalı kendisine sunulan eleştirilere ve olumsuzluklara kulak asmaz. Ertem Eğilmez, filmle alakalı kendisine çekincelerini ileten Halit Akçatepe'ye şu yanıtı verir: "Film gösterime girdiğinde yalnız Ben, Sen ve Tarık olacağını bilsem bile salonda, yine de çekeceğim filmi."

 Tarık Akan’da “Bir film çekeceğim. Öyle bir film olacak ki birçok ödül kazanacak. Sen de başrolünde olacaksın. Bir daha da o tarzda film çekmeyeceğim. Sırf sana ödül alabileceğimi göstermek için o filmi çekeceğim” der.

Kısa bir süre sonra “Canım Kardeşim” filmi çekimlerine başlanır. Film biter, sonuç mu;

En İyi Yönetmen: Ertem Eğilmez

En iyi Müzik: Cahit Oben

En İyi Görüntü Yönetmeni: Erdoğan Engin

En İyi İkinci Film: Canım Kardeşim

 Canım Kardeşim filmi dramı iliklerinize kadar hissedebileceğiniz vurucu bir eser. Sadece başlı başına dram değil. Verdiği mesajlarla da sahici bir yer açmıştır kalbimizde. Öyle ki sosyal devletin yoksunluğu ve gelir adaletsizliğine dem vurur.                                                

Kahraman’ın tedavisinin sadece yurt dışında olması, aslında sağlık sistemine bir göndermedir. Gelir adaletsizliğinin çaresizliği ise, tedavi için para toplamak yerine Kahraman’ın son isteği olan televizyonu bulmaya çabalarlar. Zira daha kavuşulabilir bir hayaldir televizyon alabilmek.

Filmden sonra Ertem Eğilmez söylediği gibi bir daha dram filmi çekmez. Belki de iyi yapmıştır. Çünkü kanımca Canım Kardeşim gibi bir dram filmi daha kaldırmazdı yüreklerimiz.

Filmin bir sahnesinde oyun arkadaşıyla Kahraman arasında geçen bir diyolog şöyledir;

“- Bana bak sana bir şey söyleyeyim mi?

 - Söyle

- Ben ölecekmişim

- Sen sahiden ölünce bilyeler ne olacak?

- Ne biliyim ben

- Bana versene

- İyi ya ölünce abimden alırsın

- Yaşa ulan...”

Bilyeler arkadaşının, keder Murat ve Halit’in, yüreklerde iyileşmeyen yara ise izleyenlerin oldu.

Comments


bottom of page