top of page

Tarihi miras kestane

“Kestane kokusu, insanın çocukluğuna dokunur”

ree
ree
ree

Kongre Meydanı’nda yürürken burnunuza gelen o sıcak kestane kokusu, sadece bir kış lezzetinin değil, geçmişe uzanan bir hatıranın habercisi. O kokunun sahibi, 44 yaşındaki Serkan Çokkaragöz.

Tam 26 yıldır aynı meydanda, aynı gülümsemeyle tezgahının başında. Yazın mısır, kışın kestane satarak geçimini sağlıyor. Ama onun için bu iş, sadece bir kazanç kapısı değil; babadan kalma bir miras, geçmişe tutunmanın bir yolu.

“Babam 30 yıl boyunca Burgaz’da kestane sattı,” diyor Serkan Usta, közün başında dikkatle kestaneleri çevirmeye devam ederken. “Abilerim de yapardı bu işi. Bizim ailede kestane sadece bir yiyecek değil, bir kültür. Bana onlardan miras kaldı, ben de bu mirası yaşatıyorum.”

Her gün öğle 1’den gece 11’e kadar Kongre Meydanı’nda. Kimi zaman soğuk, kimi zaman rüzgar altında kaldığını ama hiç şikayet etmediğini söylüyor. “İşimizi severek yapıyoruz,” diyor. “Benim için kestane kokusu, insanın içini ısıtan bir şey. Caddeden geçenler o kokuyu alınca duruyor, ‘Ah çocukluğumun kokusu!’ diyor. O an her şeye değiyor.”

Eskiden her evde soba olduğunu, kestanenin o dönemin en güzel akşam eğlencesi sayıldığını anlatıyor.

“Şimdi herkesin evinde doğalgaz var. Sobalar kalktı, o sıcaklık da gitti. Eskiden kestaneyi çiğ satardık, herkes sobasında pişirirdi. Şimdi unutuldu gitti. O yüzden ben burada közün başında sadece kestane pişirmiyorum; insanlara eski günleri, o samimiyeti hatırlatıyorum.”

Müşterileriyle arasında yılların dostluğu oluşmuş.

“Ben olmasam bile tezgâhıma sahip çıkan insanlar var,” diyor gülümseyerek. “Bir iki saatliğine işim çıksa komşularım, dostlarım geliyor, tezgaha bakıyor. Kestaneci Serkan’ı herkes tanır burada. Benim yerim belli, kokum belli.”

Serkan Usta’ya göre kestanenin sırrı közde saklı. Bunu “Kestaneyi fırında da yapıyorlar ama közdeki tadı hiçbir şey vermez. O çıtırtı sesi, o koku… hepsi bir arada olunca bambaşka bir lezzet çıkar ortaya.” sözleriyle anlatıyor. Sözlerinin sonunda geçmişe bir özlemle “Keşke yine sobalar yansa, insanlar o eski akşamlarda olduğu gibi kestane pişirse. Ama ben buradayım, Kongre Meydanı’nda. O günlerin sıcaklığını hatırlatmak için, bu koku hiç kaybolmasın diye.” cümlelerini ekledi.

Yorumlar


bottom of page