CHP Kırklareli Milletvekilleri Vecdi Gündoğdu ve Fahri Özkan, “Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum” (ÇEDES), projesi kapsamında Kırklareli’de bulunan okullara din görevlisi atanmasını Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e sordu.
CHP Kırklareli Milletvekilleri Vecdi Gündoğdu ve Fahri Özkan, “Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum” (ÇEDES), projesi kapsamında Kırklareli’de bulunan okullara din görevlisi atanmasını Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e sordu.
Okullara 158 din görevlisi atandığını belirten Milletvekili Vecdi Gündoğdu’nun soru önergesinde; “ÇEDES projesi ile eğitim alanına; uzmanlığı ve eğitimi farklı branşlar ve görevlilerin müdahale edilmesi sağlanarak yetki ve hiyerarşik karmaşaya neden olunacaktır. Eğitim bilimcileri, küçük yaştaki çocukların pedagojik eğitim almayan din görevlilerinden destek almasının telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğuracağını ifade etmektedir” dedi.
Bakan Tekin’e 4 soru soran Gündoğdu; “ÇEDES projesi kapsamında pedagojik eğitimi olmayan vaiz, imam ve müftülük personeli tarafından çocuklara değerler eğitimi ve manevi danışmanlık verme girişimleri hangi çağdaş ve bilimsel verilere dayanılarak hazırlanmış bir çalışmadır? Okullarımıza görevlendirdiğiniz personelin pedagojik yetkinlikleri nelerdir, hangi ölçme ve değerlendirme kriterlerine göre görevlendirme yapılmıştır. Milli Eğitim Bakanlığı ve denetleme mekanizmaları karşısında mesleki ve idari sorumlulukları nelerdir? Bakanlığınızın başlattığı ÇEDES projesi; Anayasa’nın laiklik ilkesine açıkça aykırı değil midir, Eğitimde Birlik Yasası’nın (Tevhid-i Tedrisat Kanunu) ihlali niteliği taşımıyor ve anılan proje laik-bilimsel eğitim anlayışına ve pedagoji bilimine açıkça aykırı olduğunu düşünüyor musunuz? Seçim öncesi Milli Eğitim Bakanı’nın 11.5.2023 tarihinde yaptığı açıklama da ‘Türkiye’nin hiçbir noktasında; ister tam gün isterse yarım gün eğitim yapsın, hiçbir ad altında okul öncesi eğitimden kesinlikle ücret alınmayacak. 2023-2024 eğitim-öğretim yılı içerisinde bu ücretlerin tamamını kaldırıyoruz’ ifadesi geçerli midir, yoksa okul öncesi eğitim ücretli mi olmuştur?” ifadelerini kullandı.
CHP Milletvekili Fahri Özkan’da önergesinde; “Öğretmen atama ihtiyacına bakılmaksızın, Din Kültürü Öğretmenleri ve rehber öğretmenlerin zaten görevli oldukları konularda, pedagojik formasyonu olmayan ve gerekli nitelik ve deneyime sahip olmayan din görevlilerini okullarda görevlendirme girişimi iyi niyetle yapılan bir eylem olarak görülmektedir. Bu durumun, eğitim sistemi üzerinde nasıl bir etki yaratacağına dair ciddi şüpheleri beraberinde getirmektedir” dedi.
Bakan Tekin’e 8 soru soran Özkan “ÇEDES projesi kapsamında din görevlilerini okullarda görevlendirme kararı hangi gerekçelere dayanmaktadır, bu kararın amacı nedir? Din görevlilerinin okullarda görevlendirilmesi, öğrencilerin eğitim kalitesini artırmak amacı taşımakta mıdır, eğitim sistemi üzerinde nasıl bir etki öngörülmektedir? Öğrencilerin eğitim başarısını artırmaya yönelik olarak planlanan bu görevlendirmelerin, PISA sonuçları ve diğer öğrenci başarı göstergesiyle ilişkilendirilmiş bir stratejik hedefi var mıdır? Türkiye genelinde benzer uygulamaların diğer iller için yapılması konusunda bir planlama yapılmış mıdır? Din görevlilerinin pedagojik formasyonu olmayan kişiler olmaları, eğitim sürecine etkileri konusunda düşünce ve planlama süreciniz nedir? Din görevlilerinin okullarda görevlendirilmesinin laik eğitim ilkesiyle uygunluğu ve bu durumun öğrencilere yönelik bir zorlama olarak algılanma ihtimali göz önüne alınmış mıdır? ÇEDES projesi kapsamında görevlendirilen din görevlilerinin dini eğitimi konusunda Din Kültürü Öğretmenleri ve rehber öğretmenlerin görev alanlarına müdahale edip etmeyeceği hususunda bir düzenleme yapılmış mıdır? Projeden kaynaklı olarak öğretmen ihtiyacı olan bölgelerde, bu görevlendirmeler öğretmen ataması bekleyen okulları nasıl etkileyecektir?” ifadelerine yer verdi.