Prof. Dr. Doğan Kantarcı yazdı...

Santorin Adası, Ege Denizi'nde, Yunanistan'ın 200 km güney doğusunda yer alan volkanik adalar grubundadır (Harita 1).
Ada, MÖ 1650 - 1450 yılları arasındaki ‘Minos Patlaması’ adı verilen püskürmeyle çökmüştür. Adanın 73 km²’lik bölümü deniz altında kalmıştır. Santorin Yanardağının püskürmesi, tarihte bilinen en büyük volkanik olaylar arasındadır. Ege Denizi ve çevresinde çok büyük yıkıcı etkiler yapmıştır. Bilinen en büyük yıkım Girit Adasında ve Minos yerleşimleri üzerinde olmuştur.
HARİTA 1. SANTORİN ADASININ MEVKİİ

(*) İst. Üni. Orman Fakültesi Toprak İlmi ve Ekoloji Abd. (EM) E.Mail: mdkant@istanbul.edu.tr, Tlf. 90 532-416 65 97
İpuver Papirusu’na göre Santorin püskürmesi Mısır üzerinde de etkili olduğu da söz konusu edilir. Ama, Santorinden sonra Sina Yarımadasında püsküren yanardağın Mısır üzerine daha etkili olduğu değerlendirilmelidir.
Çökmenin sonucunda oluşan dev dalganın ‘Tsunami’ sonucu, Girit'in kuzey ve kuzey batı kıyıları boyunca yer alan balıkçı köylerini, denizden fazla yüksek olmayan yerleşimleri ve denizlerde ya da limanlarda bulunan ticaret ve balıkçı teknelerini yok ettiği kesindir. Patlama ile püskürtülen volkan külleri Girit Adasında 10 cm kalınlığında bir volkanik kül tabakası oluşturmuştur.
Santorin Yanardağının atmosfere püskürttüğü küller ve tefra çevresindeki adalara yağmıştır. Bu küller ve tefra Ege Denizi tabanında da tortullaşmıştır. Bunlar Türkiye'de Batı Anadolu’daki göllere kadar ulaşmış ve tabandaki tortullarda belirlenmiştir. Gölhisar Gölü (1–4 cm), Gölcük Gölü (Salihli) (12 cm), Köyceğiz Gölü (9 cm). Ayrıca Nil Deltasında yapılan sondajlarda bu küllere rastlanmıştır (H. Yiğitbaşoğlu 2003).
Santorin Yanardağının püskürmesi sonucunda oluşan büyük tahribat ve yıkımlardan sonra artakalan Minos uygarlığı yerleşimlerinin de Miken savaşçılarınca yağmalanıp, yakıldığı bilinmektedir. Ege Denizinin güney sınırında Güney Ege (Girit-Rodos) Fayı Avrasya Levhasını buradaki Girit, Rodos, Methana, Değirmenlik, Yunanistan, İstanköy vd küçük adalar (Yanardağlar) sınırlar. Afrika Levhası, Avrasya Levhasının altına dalmaktadır.
Adanın iç kıyısı, 300 m yükseltiden denize (kaldera’ya) inen çok dik bir uçurum halindedir. Bu dik kesitte birbiri üstüne gelmiş lavlar ile diğer püskürükler yer alırlar. Ada dış çevresinde denize doğru eğimlidir. Dış çevredeki kıyı daha pürüzsüz ve sığdır.
Kumsallardaki kumların rengine, jeolojik tabakanın özelliğine göre isimler verilmiştir (Kızıl plaj, Kara plaj ve Beyaz plaj gibi).
UYDU GÖRÜNTÜSÜ 1. SANTORİN ADASI ve KALDERASI

Santorin Adası’nda ocak 2025 sonunda başlayıp, şubat 2025’te çok sıklaşan (200’den fazla) yer sarsıntıları deprem korkusu yaratmıştır. Bu gelişme, tektonik etki yanında, kül ve çok zehirli gazlar Kükürtdioksit (SO₂) ile azot oksitler (NOx) bakımından da endişe vericidir. Yanardağın püskürmesi ile atmosfere çıkan gazlar ve küllerin sıcaklığı 1000-1200 C⁰ arasındadır. Bu sıcaklıkta havadaki oksijen yok olur. Havanın %78’ini oluşturan azot gazı ise azot oksitlere (N2O, NO, NO₂) dönüşür (Tablo 1). Gazların etki alanında tüm canlılar ölür. Gazların yayılmasında rüzgârın yönünü de hesaba katmak düşünülebilir. Ancak çok güçlü ve sıcak yanardağ püskürmesinde rüzgârın yönlendirici etkisi olamaz.
TABLO 1. YANARDAĞ PÜSKÜRMELERİNDE HAVADAKİ AZOTUN OKSİTLENMESİ ZEHİRLİ GAZLARIN VE ASİT YAĞIŞLARIN OLUŞUMU.
HAVA OKSİJEN SICAKLIK 1000-1200 C⁰ (Azot ≥850-900 C⁰’de azot oksitlere dönüşmeğe başlar.) |
% 78 N + % 21 O₂ → → → N₂O (Diazotmonoksit) + NO (Azotmonoksit) + NO₂ (Azotdioksit) |
Oksijen azotu oksitlemeğe yetmez. Gaz bulutu yayıldıkça, karıştığı havadaki oksijen ile birleşirler. |
N₂O ile NO giderek NO₂’ye dönüşür. Hepsi zehirli gazlardır. |
Gazların daha geniş hacımda yayıldıklarında ve yeterli oksijen olduğunda, reaksiyon devam eder. |
Bu reaksiyon dizisinde açığa çıkan oksijen atomu, havadaki O₂ ile birleşip ozon (O₃) oluşturur. |
2 NO₂ + O₃ (Ozon) → N₂O₅ (Azot 5-oksit + H₂O (Su) ASİT YAĞIŞLAR Azot 5-oksit su (Nem veya yağış) ile birleşip, nitrik asit’e (Kezzap) HNO₃ dönüşür. |
EK. 1.
İPUVER PAPİRÜSÜ
4000 YILLIK PAPİRÜS, EGE DEPREMLERİ VE KOYNUMUZDAKİ BOMBA
Kaynaklar:
1. Neferkamin Anu, Sıradışı, 18.11.2012
2. Sedat Kaya Denizli Ekspres Gzt. 17.8.2017
3. Hamit Tekkanat Hizmet Gzt. 7.8.2020
4. Melih Baki Küçük Saat Gzt. Adana, 4.2.2022
Tarih 1828'di.
Mısır'da bir papirüs bulundu.. MÖ 1600'lü yıllara aitti.. Papirüs'ü İpuwer isimli bir Mısırlı yazmıştı.. 1909 yılında çevrildi. Yazılanlar inanılmazdı.
Mısır'daki kıtlık, kuraklık ve felaket dönemini anlatıyordu.. Nehirlerden kan akmıştı.
Sular zehirlenmişti. Gökyüzü karalara boyanmıştı. Mısır yerinden sarsılmış, büyük yangınlar çıkmıştı. Kurbağalar, çekirgeler heryeri sarmıştı. Tarlalarda ekinler mahvolmuştu. Salgın hastalıklar toplu ölümlere neden olmuştu. Kızıldeniz ortadan ikiye ayrılmıştı. Mısır sanki Tanrının gazabına uğramıştı. İpuwer papirüsü bugün Hollanda Leiden Müzesi’nde sergileniyor.
İpuwer papirüsünde anlatılanlar Tevrat ve Kuran'da yazılanlarla hemen hemen aynıydı..
İsrailoğullarının Mısır'dan çıktığı dönemden sözediyordu. Kutsal kitaplara göre Tanrı, İsrailoğullarına zulüm eden firavunu cezalandırmıştı. Tevrat ve Kuran Tanrının bu felaketlerle peygamberi Musa'nın yolunu açtığını ve kabilesini Mısır'dan çıkarmasını sağladığını anlatıyordu..
Peki gerçek bu muydu? Tanrı zalim bir firavunu cezalandırmak için çoluk çocuk tüm Mısır'ı kana mı bulamıştı? Sadece bir kötüyü yok etmek için binlerce günahsızı mı öldürmüştü? Mısır'ın başına gelenlerin nedeni ilahi güçmüydü, yoksa bir doğa olayı mı?
Yahudi asıllı (Dikkat! Velikovski Yahudi değildir. Museviliği kabul etmiş bir Hazar Türk’ünün soyundan geldiği anlaşılmaktadır. Yani Eskinazlardandır. Soyadından da Türk olduğu bellidir. M. Doğan Kantarcı) Rus bilim adamı Emmenuel Velikovski, kutsal kitapların aksine İpuwer papirus'unda yazılanları zincirleme yanardağ patlamalarına ve depremlere bağladı.
Velikovski'ye göre Ege'de Girit yakınlarındaki Thera adasında bulunan Santorin volkanı o tarihlerde patlamıştı. Patlama nükleer bombadan bin kez daha güçlüydü..
Tam bir kıyametti. Minos uygarlığını batırmıştı. Ege büyük depremlerle sarsılmıştı. Adalar batarken, yerine yenileri çıkmıştı. Ardından Sina dağı da patlamıştı. Tüm Ege, Akdeniz ve Mısır'ın başına gelen felaketin sebebi yanardağlar ve onların yarattığı depremlerdi..
Yanardağ külleri Nil nehrinin suyu kızıla dönüştürdüğü ve zehirlediği, kurbağaların karaya çıktıkları yazılmıştır. Kurbağalar ölünce sinek ve pireler çoğalmış. Çekirgeler ekinleri yok etmiş. Ve salgın hastalıklar başlamış. Santorini ve Sina'nın külleri gökyüzünü öyle sarmış ki, gündüzler gece gibi olmuş. Jeolojik araştırmaların ve arkeolojik bulguların Velikovski'nin görüşlerini doğrular nitelikte olduğu belirtilmiştir..
Tarih 2012 idi.
"Nature Geoscience" dergisinde yayımlanan araştırmaya göre Santorini yanardağının altındaki magma, Ocak 2011'den Nisan 2012'ye kadar yaklaşık 20 milyon metreküp artış gösterdi.
Araştırmayı yapan Oxford Üniversitesi bilim adamları, bulguların yanardağda gözlenmesi gereken bir hareketliliğin söz konusu olduğuna dikkati çekti.
Uydu görüntüleri ile yanardağın kraterine yerleştirilen Küresel Yer Belirleme Sistemi'ni kullanan bilim adamları, yanardağın altındaki magmanın genişlemesinin Santorini Adası'nın deniz seviyesinden 8 ila 14 santimetre yükselmesine yol açtığını da keşfetti.
Tarih yine 2012 idi.
Bu kez Türk bilim insanları Marmaris Bozburun'da denizin altında faal bir yanardağ buldular. Küdür Burnu’nun kuzeyine doğru yaklaşık 200 metre açıkta, denizin yaklaşık 200 metre derinliğinde iki bacalı bir yanardağdı bu. Bu bacalarda lav yığılmaları hala devam ediyordu..
İstanbul Teknik Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü ve Maltepe Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yüksek Mühendis Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, bölgedeki deprem yoğunluğunun nedeninin bu yanardağ faaliyetinin olabileceğini açıkladı.. Bilim insanları deniz suyundaki sıcaklığın artma nedenini de bu volkanik hareketliliğe bağlıyor.
Tarih 2017.
Bodrum, Datça ve Ege denizi seri depremlerle sarsılıyor. Deniz suyu ısınıyor. Alman ve Yunan bilim insanları 13 - 14 yıldır bölgede sürekli yaşanan depremleri, bildiğimiz fay hareketlerine değil, , Ege Denizi'nin altındaki mağma tabakasının gitgide yüzeye yaklaşmasına bağlamışlar. Ve buna kanıt olarak da, volkanik Santorini ve Nisiros adaları çevresinde deniz suyu sıcaklığı ortalamasının 2.75 derece arttığını göstermişler. Bu artışın 5 dereceye çıkması, volkanik faaliyetin yaklaştığının habercisiymiş. Bunu araştırmak için Almanların 'Posedion' isimli araştırma gemisindeki 'Abyss' sualtı aracı Santorini ve Nisiros volkanik bölgelerinin deniz tabanını inceliyormuş. Bilim insanları konunun ciddi olduğu da belirtmişler..
Niyetim felaket tellallığı yapmak değil. Kehanette bulunmak hiç değil. Ancak doğa bize bir şeyler anlatıyor. Ve anlattığı şeyler bizim için hayati önem taşıyor. Peki biz ne yapıyoruz?. Doğanın dilini öğrenmeye mi çalışıyoruz? Yoksa kader deyip, üstüne mi yatıyor.
AÇIKLAMA: Bu yazı yukarıda 2. , 3. ve 4.kaynakta aynen tekrar edilmiştir. İlk olarak yazan kişiye ulaşamadım (M. Doğan Kantarcı).
BELGE 1. İPUVER PAPİRÜSÜ

EK. 2. LEVHA HAREKETLERİ İLE GÜNEY EGE’DE YANARDAĞ OLUŞUMU İLİŞKİSİ
Santorin Yanardağı’nın oluşumu bölgedeki kıta levhalarının hareketlerinin sonucu olarak açıklanır. Afrika Levhası (Nubia) ve Arap Levhası, Anadolu Levhası’na doğru ortalama 10 mm/yıl hızla hareket etmekte ve Anadolu Levhasını sıkıştırmaktadır. Afrika Levhası ile Arap Levhasının kuzeye doğru kayması ve Anadolu Levhasını sıkıştırması Türkiye ve yakın çevresinde Kuzey Anadolu Fayı ve Doğu Anadolu Fayı vd fayların oluşmasının sağlamıştır. Afrika levhasının Ege levhası altına 20 mm/yıl hızla dalması ve mağmada ergimesi, özellikle Güney Ege’yi volkanlar bölgesine dönüştürmüştür (Eyidoğan, H. 2022).
HARİTA 2. ARAP LEVHASININ KUZEYE BASKISI İLE DİĞER LEVHALARIN HAREKETİ

HARİTA 3. LEVHA HAREKETLERİNİN YÖNÜ VE HIZI (mm/yıl)

HARİTA 4. AFRİKA LEVHASININ EGE LEVHASI ALTINA DALMASI-ERGİMESİ İLE GÜNEY EGE’DE YANARDAĞ OLUŞUMU İLİŞKİSİ

Kaynaklar
Eyidoğan, H. 2022; 11 Ocak 2022’de Kıbrıs Adası’nda 6.6 büyüklüğünde deprem neden ve nasıl oldu? Bilim ve Gelecek 12.1.2022
Yiğitbaşıoğlu, H. 2003; Santorini Volkanı ve minoan püskürmesinin Türkiye’deki izleri.
Coğrafi Bilimler Dergisi. ankara.edu.tr. Cilt: 1 Sayı: 1, (69 – 74) 2003 Druitt, Timothy H.;
L. Edwards; R.M. Mellors; D.M. Pyle; R.S.J. Sparks; M. Lanphere; M. Davies; B. Barriero, 1999; Santorini Volcano. Geological Society Memoir. 19. Londra: Geological Society. ISBN 978-1-86239-048-5.
Vikipedi, özgür ansiklopedi.
Comments