Kırklareli Adliyesinde görev alan kadınlar, adaletin sağlanması için birlikte çalışarak güçlü bir dayanışma da ortaya koyuyor.
Hakimler Sadeli Özdemir, Emel Demir, Betül Burgaç Bulut, cumhuriyet savcıları Sıla Bektaş ve Vildan Ertekin, yazı işleri müdürü Aylin Gür, katip Kevser Gamze Koyuncu, Aslı Sarıkaya, mübaşir Merve Matyar kadınlara ilham kaynağı olurken toplumsal farkındalık yaratmada önemli bir rol oynuyor.
AA ekibi, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla adliyede görev yapan kadınların mesaisini görüntüledi.
"BU HAYATTA HİÇBİR ŞEY BİR CİNSİYETİN MESLEĞİ DEĞİLDİR"
Kırklareli Cumhuriyet Savcısı Sıla Bektaş, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla AA muhabirine yaptığı açıklamada, 14 yaşında hayalini kurduğu savcılık mesleği hayalini gerçekleştirdiği için mutlu olduğunu söyledi.
Hem anne hem de savcı olmanın zorluğunu yaşamadığını dile getiren Bektaş, şöyle devam etti:
"Annelik vazifesini yapan bir insan bana göre bu dünyadaki her mesleği layıkıyla yapar. Herkes sevdiği işi yapsın önemli olan da budur. Bana göre bir toplumun güçlü olmasını istiyorsak güçlü ve faziletli kadınlara ihtiyacımız var. Bir toplumda kadın ne kadar güçlü ve faziletli olursa o toplumun da o kadar güçlü olacağına inanıyorum."
MATEMATİK ÖĞRETMENİYKEN HUKUK OKUDU
Cumhuriyet Savcısı Vildan Ertekin de 2017 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun olarak savcılık mesleğine başladığını belirtti.
Bir yandan matematik öğretmeni olarak görev yaparken diğer taraftan da hukuk fakültesini okuduğunu ifade eden Ertekin, bir kadın olarak hayalini gerçekleştirmenin mutluluğu ve gururunu yaşadığını kaydetti.
Cumhuriyet Savcılığı mesleğini severek icra ettiğini anlatan Ertekin, "Hem öğretmenlik yapıp hem de okula gittiğim yıllardaki azim ve şevkle hayalime ulaştığım için işime her geldiğimde onun mutluluğunu ve heyecanını hissediyorum." dedi.
"HUKUK FAKÜLTESİNİ GENÇ KIZLARIMIZA ÖZELLİKLE TAVSİYE EDİYORUM"
8 yıl avukatlık yaptıktan sonra hakim olma hayalini gerçekleştiren Sadeli Özdemir de Adalet Bakanlığı bünyesinde görev yapmaktan onur duyduğunu söyledi.
Hakimlik mesleğini tüm kadınlara öneren Özdemir, "Hukuk mesleklerinin hepsi gençlere tavsiyemdir. Avukatlık, hakimlik, kaymakamlık gibi meslekler arası geçiş imkanı da olduğundan hukuk fakültesini genç kızlarımıza özellikle tavsiye ediyorum. Anneyim iki çocuğum var ve gerçekten büyük bir zorluk ama çok büyük de bir güzellik hem anne olmak, hem hakim olmak."
"DURUŞMA GÜNLERİ DAHA HEYECANLI OLUYORUM"
Kırklareli 2. Ağır Ceza Mahkemesinde üye hakim olarak görev yapan Betül Burgaç Bulut da hayalini gerçeğe dönüştüren hukukçulardan biri.
Her meslekte olduğu gibi hakimliğin de önemli zorlukları bulunduğunu ifade eden Bulut, "Kadın olarak çalışan olmanın yanı sıra evin hanımı, eş ve anne rolü olması sebebiyle sorumluluklarımız daha çok artıyor. Bu sorumluluklar kadınların daha fazla çaba sarf etmesine sebep oluyor. Ancak bir kadın istediği taktirde üstesinden gelemeyeceği hiçbir şey olmadığını düşünüyorum. Mesleğimiz gereği adaleti tevzi ettiğimiz için severek işe başlıyorum. Duruşma günleri daha heyecanlı oluyorum." şeklinde konuştu.
"KADINLARIN MÜKEMMELİYETÇİ TARZLARI MESLEĞE KATKI SAĞLIYOR"
Hakimlik mesleğine 7 ay önce başlayan Emel Demir de Kırklareli 1. Ağır Ceza Mahkemesi üye hakimi olarak görev yapıyor.
Mesleki açıdan kadınların genellikle detaycı ve mükemmeliyetçi bir düşünce tarzına sahip olduğuna işaret eden Demir, şunları kaydetti:
"Vicdanen ve hakkaniyete uygun bir yargılama yaptığımızda bu zorluklar biraz daha geri plana düşüyor. Bir kadın olarak mesleki açıdan kadınların daha detaycı, komplike ve mükemmeliyetçi düşünce tarzına sahip olmalarının olayları muhakeme etme ve değerlendirme yönünden faydalı ve önemli bir katkı sağladığını düşünüyorum."
"ADALET BAKANLIĞINDA ÇALIŞMAK ÖZVERİ İSTER"
2. Ağır Ceza Mahkemesi Yazı İşleri Müdürü Aylin Gür de 19 yıldır görevini ilk günkü heyecan ve sevgiyle yerine getiriyor.
İki çocuklu bir anne olarak zorluklarını yaşasa da işini layıkıyla yerine getirdiğini ifade eden Gür, "Çocuklarımız doğdukları günden annelerinin çalışmasına alıştıkları için bir sıkıntı yaşamıyoruz. Özellikle Adalet Bakanlığı bünyesinde çalışmak farklı bir gururdur. Gençlere her zaman liyakatli çalışmalarını, dürüst olmalarını öneriyorum."
"BİR KADIN OLARAK ADALET SEKTÖRÜNDE ÇALIŞMAK ZOR DEĞİL"
Zabıt katibi olarak 2010 yılında göreve başlayan Aslı Sarıkaya, 14 yıldır Kırklareli Adliyesinde görev yapmaktan onur duyduğunu söyledi.
Sarıkaya, "Bir kadın olarak adalet sektöründe çalışmak zor değil. Burada kadın ve erkek eşit olarak iş yapıyoruz. Bu dosyadaki iş kadına, bu dosyadaki iş erkeğe şeklinde ayrımımız yok. O yüzden kadın ve erkek eşit şekilde çalışıyoruz." dedi.
"ZOR OLSA DA BAŞARMANIN VERDİĞİ DUYGU İNSANTATMİN EDER"
Zabıt katipliğine 4 yıl önce başlayan Kevser Gamze Koyuncu da kadının ekonomik özgürlüklerini kazanmasının güzel bir duygu olduğunu bildirdi.
Kadınların iş gücüne ne kadar fazla dahil olursa o ülkenin ekonomisi, refahı, kültür düzeyinin de bir o kadar ilerleyeceğini ifade eden Koyuncu, adliyelerin kadın erkek ayrımının gözetilmediği bir yer olduğunu söyledi.
“BİZİM İŞİMİZ DAHA ÇOK ERKEK İŞİ OLARAK GÖRÜLÜYOR"
5. Asliye Ceza Mahkemesi mübaşiri Merve Matyar da toplumda erkek mesleği olarak görülen mübaşirliği kadın olarak gerçekleştirmenin gururunu yaşadığını söyledi.
Herkesin kendisini ilk gördüğünde şaşırdığını anlatan Matyar, "Bizim işimiz daha çok erkek işi olarak görülüyor. Vatandaşlar hep "Erkekler mübaşirlik yapar diye biliyorduk ama kadınlar da yapabiliyormuş." diyorlar. Bu bizi mutlu ediyor. Toplumda özellikle kadınlara karşı çalışma hayatında bazı ön yargılar olduğunu düşünüyorum. Bizi böyle çalışırken gördükleri zaman ön yargıları yıktığımızı düşünüyorum." diye konuştu. AA
Comments