top of page

Zafer Partisi’nden “Öcalan” tepkisi!

“İhanet süreci çok önceden planlanmış”

Zafer Partisi Lüleburgaz İlçe Başkanı Yaşar Sarı, teröristten medet umulmasının Türk toplumu ve Türk devleti için onarılmayacak bir yara olduğunu belirterek, yapılmak istenen çözümün Türk devletinin kuruluş ilkelerine aykırı olduğunu belirtti.


Zafer Partisi Lüleburgaz İlçe Başkanlığı, terör elebaşı Abdullah Öcalan’a televizyonlarda açıklama yaptırılması hakkında basın açıklamasında bulundu. Basın açıklamasını Zafer Partisi Lüleburgaz İlçe Başkanı Yaşar Sarı gerçekleştirdi.

Teröristten medet umulmasının Türk toplumu ve Türk devleti için onarılmayacak bir yara olduğunu belirten Sarı, yapılmak istenen çözümün Türk devletinin kuruluş ilkelerine aykırı olduğunu belirtti.

Anayasa’nın 66’ncı maddesine dikkat çeken Sarı, bu maddenin de ilk dört maddesi gibi dokunulmaz olduğunu belirtirken, teröristle için tek çıkar yolun silah bırakıp teslim olmak olduğuna dikkat çekti.

“ÇÖZÜM ANAYASAYA AYKIRI”

Sürecin çok önceden planlanmış olduğunu belirten Zafer Partisi Lüleburgaz İlçe Başkanı Yaşar Sarı; “Anlaşılıyor ki bu ikinci çözüm (İhanet) süreci çok önceden planlanmış ve zaten hazırlıkları yapılmış bir süreçtir.

Asker, Polis, Öğretmen, Sivil, çoluk, çocuk, yaşlı, genç, Türk, Kürt demeden binlerce insanı katleden bir teröriste 27 Şubat 2025 Perşembe günü, saat 17.00’de açıklama yaptırılması sürecin hangi aşaması bilmiyoruz ama Atatürk Cumhuriyeti ve Türk devleti ile ilgili tespit ve çözüm önerileri sıralayarak "sanki terörist değil de toplum yararına faaliyet yürüten bir STK başkanı gibi" topluma dikte etmesi ve teröristten medet umuluyormuş görüntüsü yaratılması utanç vesilesi Türk toplumu ve Türk devleti için onarılmayacak bir yaradır.

Elbette terör son bulmalı ve bir daha Türk toplumuna acı çektiremeyeceği şekilde cezalandırılmalıdır.

Etnik ve inanç yapısına bakılmaksızın Türk toplumu olarak bir arada yaşamanın yolu anayasada tanımlanmış ve güvence altına alınmıştır. Buna rağmen Türk devletinin kuruluş ilkelerine aykırı bir şekilde yapılmak istenen çözüm, Anayasaya aykırı olmakla birlikte Cumhuriyet ve Türk milletinin bağımsızlığına inanan bizler için yok hükmündedir ve yüce Türk milleti tarafından kabul edilmeyecektir” dedi.

“66’INCI MADDE DOKUNULMAZDIR”

Toplumun birliğini bozacak yönde atılan her adımın çözüm değil sorun kaynağı olduğunu belirten Sarı; “Anayasanın ilk dört maddesi nasıl dokunulmaz ise 66'ncı maddesi de dokunulmazdır. Toplumun birliğine bozacak yönde atılmış her adım çözüm değil daha büyük bir sorunun kaynağıdır.

Bölünme hayali ile Türk devlet ve toplumuna kast etmiş teröristler için tek çıkar yol silah bırakmak, teslim olmaktır.

"Terör nasıl bitecek? Terörün bitmesini istemiyor muyuz?"

Sorularına tek cevapları açılım, çözüm vesaire gibi zafiyet göstergesi cümlelerden başka yol bilmeyenlere sorumuz şudur,

Yarın başka bir grup, başka bir etnisite veya inanç grubu silahlanıp devlete başkaldırdığında ve daha büyük acılara sebebiyet verdiğinde onları da affetmeye hazır mısınız?

Böyle bir süreçten sonra onlarla mücadele edecek bir toplum ve ordu bulabilecek misiniz?” ifadelerini kullandı.

“UYANIK VE BİR ARADA OLUNMASI ŞART”

Sözlerine devam eden Sarı; “Unutulmamalıdır ki; Bu yaşadıklarımız yakın geçmişin planlanmış şeyleri değildir. Emperyalist devletlerin Birinci Dünya savaşında uygulamaya koydukları "Sevr" planı bugün devrededir ve adı "BOP" tur. Emperyalistler o zaman başaramadıklarını yeni isim ve yeni piyonları ile yeniden denemiş ve denemekten vazgeçmeyecektir.

Onlar planlarından vazgeçmeyeceğine göre vatan ve vatanın bütünlüğünü kendine dert etmiş insanların uyanık ve bir arada olması şarttır. Emperyalist devletlerin ne yapmak istediği iyi gözlenmeli ve geçmiş unutulmamalıdır.

Sorunun PKK açısından hiçbir zaman "Kürt" halkının hakları olmadığı iyi anlaşılmalıdır. PKK'nın terör örgütü olmasının yanı sıra devasa bir bütçeye hükmeden suç örgütü olduğu ve edindiği maddi kazanımları efendilerine karşı bile koruyacağı hesaba katılmalıdır” açıklamalarına yer verdi.

“TEK ÇÖZÜM KAYITSIZ ŞARTSIZ TESLİM OLMAK”

Sarı; “Hal böyleyken teröristler için tek çözüm kayıtsız ve şartsız teslim olmak ya da Türk devletinin emniyet güçleri tarafından itlaf olunmaktır. Çünkü; Milli sınırlar içinde vatan bölünmez bir bütündür, parçalanamaz, Her türlü yabancı işgal ve müdahalesine karşı millet topyekün kendisini savunacak ve direnecektir. (Erzurum Kongresi)

Bizler, Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde canını hiçe sayarak bize bu ülkeyi bırakan atalarımızın yolundan gideceğiz. Türk milletinin güvencesi olan Türk devletinin utandırılmasına başta şehitler ve gazilerimiz olmak üzere Türk milleti için rıza göstermeyecek ve bu ikinci ihanet sürecini baltalayacağız.

Bu itibarla; Lüleburgaz halkını ve yüce Türk ulusunu Zafer partisi çatısı altında mücadeleye Atatürk cumhuriyeti, Türklük, Türk bayrağı ve vatanın bütünlüğü ile sorunu olmayan siyasi parti, Sivil toplum örgütleri ve sair her kuruluşu dayanışmaya davet diyoruz” diyerek sözlerini noktaladı.

Comments


bottom of page