Taliban’ın baskı rejimi altındaki kadınların çalışması ve kız çocuklarının okula gitmesi yasak. Direnenler dövülüyor ve kırbaçlanıyor.
Taliban kadınların ve kız çocuklarının neredeyse bütün haklarını ellerinden aldı ve Afganistan’ı onlarca, belki de yüzlerce yıl geriye götürdü. Afganistan artık kadınların erkeklerden daha fazla intihar ettiği birkaç ülkeden biri.İnsanı en çileden çıkaran kısmı ne biliyor musunuz? Bu toplumsal cinsiyet temelli apartheid rejimi(apartheid rejim=ırksal ayrımcılığı savunan rejim) uluslararası hukukta suç olarak kabul edilmiyor. Ama bu yakında değişebilir.BM insanlığa karşı işlenen suçlara dair yeni bir anlaşma fikrini değerlendiriyor ve BM içindeki kaynaklar anlaşma için “ya şimdi ya hiç” noktasına gelindiğinisöylüyor.BM Genel Kurulunun hukuki konulara bakan altıncı komitesi dört hafta sonra toplanacak. Eğer birkaç ülke daha ikna edilebilirse Rusya ve Çin gibi ülkelerin bu anlaşmanın önünü kesmesi önlenebilir. Afganistan’da kadınlar artık fiilen ev hapsinde yaşıyor. Evden çıkmak için bir erkeğin “refakatinde” olmaları gerekiyor. Milyonlarca kız çocuğu eğitimden, sağlık hizmetlerinden ve geleceklerinden mahrum bırakılıyor. Karşı koyanlar ise dövülüyor, hapse atılıyor, kırbaçlanıyor ve hatta taşlanarak öldürülme tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor.
Ama Afganistan’ın cesur kadınları hala toplumsal cinsiyet temelli apartheid’a karşı direniş hareketinin başını çekmeğe devam ediyor. Şimdi onlara destek olmak için en uygun zaman. Yeni bir uluslararası anlaşma bütün sorunları bir anda çözmeyecekse de devletleri toplumsal cinsiyet temelli apartheid’i önlemekle ve cezalandırmakla yükümlü kılabilir ve bu suçları işleyen hükümetleri adaletin karşısına çıkarmayı kolaylaştırabilir.
Taliban’ın yönetimi ele geçirdiği günden bu yana, Avaaz ekibi Afganistanlı kadınlar ve kız çocuklarıyla dayanışma içinde oldu. Kız çocuklarının okula gitmelerini engelleyen acımasız yasağa bir milyondan fazla sesle itiraz edildi. Bu küresel isyanımız uluslararası toplumun bu konuda ısrar etmesine katkıda bulundu. Şimdi bir kez daha hem Afganistanlı kadınlar hem de tüm dünyadaki kadınlar ve kız çocukları için sesimizi yükseltme zamanı!
(Avaaz ekibi= İklim değişikliği, insan hakları, hayvan hakları, yolsuzluk, yoksulluk ve çatışmalarla ilgili İnternet üzerinden küresel çapta faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşudur.)
Ayrımcı kısıtlamalar
Kadınların ve kız çocukların maruz kaldıkları ayrımcılıklar şöyle :
-Taliban’ın Ağustos 2021’de iktidarı ele geçirmesinden bu yana kadınlar siyasi görevlerden ve kamu sektöründeki çoğu işten dışlanıyor.
-Kadınlar ve kız çocuklar bir dizi uygulama ve duyuruyla ilkokul sonrası eğitimden dışlanarak üniversite öğrenimlerine devam etmeleri engellendi ve önlerindeki mesleki fırsatlar daha da daraltıldı.
-Taliban’ın toplumsal cinsiyete dayalı şiddetten kurtulanlara yönelik kurumsal mekanizmaları ortadan kaldırması, Afgan kadınların ve kız çocukların haklarını cinsiyete dayalı olarak daha da zayıflattı.
-Kadınlara 24 Aralık 2022’de sivil toplum örgütlerinde, 4 Nisan 2023’te de BM bünyesinde çalışma yasağı getiren kararnameler, toplumsal cinsiyet temelli ayrımcılığın diğer kanıtları.
-Kadınlara uzun mesafe yolculuklarda erkek refakatçiyle (‘mahrem’) seyahat etme zorunluluğu getirilmesi, gerekmedikçe evde kalmaları gerektiği yönündeki kararname ve Taliban’ın katı giyim kuralları, kadınların dolaşım özgürlüğünü ve kamusal alanda ne giyeceklerini seçme özgürlüğünü ihlal ediyor.
-Taliban’ın kadınlara ve kız çocuklara getirdiği ayrımcı kısıtlamalar, Uluslararası Medeni ve Siyasal Haklar Sözleşmesi; Uluslararası Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi; Kadınlara Yönelik Her Türde Şiddetin Ortadan Kaldırılmasına İlişkin Sözleşme ve Çocuk Hakları Sözleşmesi dahil olmak üzere Afganistan’ın taraf olduğu birçok uluslararası sözleşmede yer verilen insan hakları korumalarını ihlal ediyor.
-Afgan kadınlar ve kız çocuklar Taliban üyeleri tarafından, fiili yetkililerin mahrem kısıtlamalarını ihlal ettikleri gerekçesiyle ve barışçıl protestolara katıldıkları için sözde “ahlak suçları” isnat edilerek keyfi olarak gözaltına alındı ve alıkonuldu.
-Taliban’ın suistimale dayalı, kısıtlayıcı politikalarını protesto eden kadınlar itaat etmeleri için aşırı güç kullanımı, hukuksuz gözaltı, işkence ve diğer türde kötü muameleyle karşı karşıya kaldı ve bu durum ifade, örgütlenme, barışçıl toplanma ve kamusal katılım haklarının ihlaliyle sonuçlandı.
-Taliban, barışçıl protestolara katılan kadınları ve kız çocukları keyfi gözaltı, alıkoyma ve zorla kaybetme yoluyla devamlı hedef aldı. Kadınlar alıkonuldukları sürede işkence ve diğer türde kötü muameleye maruz bırakıldı ve “itirafları” veya bir daha protestolara katılmamaya söz verdiklerini beyan eden belgeleri imzalamaya zorlandı.
Comentarios