NEDİR ÖZ KAYNAK DÜZENİ?
- Deniz Kılıç
- 16 Ağu 2024
- 3 dakikada okunur



Futbolu izliyoruz, seviyoruz, oynuyoruz. Arkadaş ortamlarında futbol konuşuyoruz. Ülkece en sevdiğimiz spor dallarının başında futbol geliyor.
SPORUN ÖZÜ AMATÖRDÜR
Bacasız bir endüstri haline gelen futbolun temelini sahada mücadele eden futbolcular oluşturuyor. Bir spor kulübünü nasıl yönetirseniz yönetin, bir sezon için ayırdığınız bütçe ne kadar büyük olursa olsun, yetenekli futbolcularınız olmadığı sürece başarıyı yakalamanız zor. Çünkü diğer tüm spor dalları gibi futbolun da özü aslında amatördür.
ÖZ KAYNAK DÜZENİ
Bu bağlamda futbolu ele aldığımızda, altyapının önemi bir kez daha ortaya çıkıyor.
Beşiktaş’ın ve milli takımın efsane altyapı antrenörü Serpil Hamdi Tüzün, bu konuya başka bir bakış açısı sunmuştur. Serpil Hoca, futbolda altyapı sözcüğünün yerine “Öz Kaynak Düzeni” isminin kullanılmasının daha doğru olduğunu savunmuştur. Ve bu düşüncesini şu şekilde açıklamıştır: “Altyapıda insan yoktur! Bizim işimiz insanla! Öz: Yuvada gözünü açan, bulunduğu yere ait olandır; Kaynak: Yenilenen su gibi devamlılığı olandır; Düzen: Sistemli, planlı ve programlı çalışmadır”
Serpil Hamdi Tüzün, Öz Kaynak Düzeni sayesinde uzun yıllar boyunca yüzlerce futbolcu yetiştirmiştir. Serpil Hoca’nın yetiştirdiği futbolcular, büyük takımlarda, Avrupa liglerinde ve milli takımda oynama başarısı elde etmiştir. Öz Kaynak Düzeni, bir bacasız fabrika gibi yıllarca yetenekli futbolcuları keşfederek, onların iyi bir antrenman ve iyi bir eğitimle birlikte başarılı futbolcu olmasının önünü açmıştır.
PAF LİGİ TÜZÜN’ÜN ESERİ
Eskiden PAF Ligi vardı. Hatırlayanlar bilir. PAF Ligi, "Profesyonelliğe Aday Futbolcu Ligi"nin kısaltılmış ismidir.
PAF Ligi maçları, A takım maçlarından iki saat önce, aynı statta oynanırdı. Süper Lig’de, A takımının maçını izlemek için bilet alan taraftarlar, stada erken gelerek, kendi takımlarının PAF Ligi maçlarını da izleyebilme şansına sahipti. PAF Ligi’ndeki başarılı futbolcular, bu maçlar sayesinde taraftarlar tarafından da bilinir ve ilgiyle takip edilirdi. İşte bu PAF Ligi’nin de mimarı Serpil Hamdi Tüzün’dür. Serpil Hoca, Türkiye Futbol Federasyonu’na yaptığı başvuru sonrasında bu ligin kurulmasına öncülük etmiştir.
Aynı zamanda Tüzün, 1992’de 18 yaş altı Avrupa Şampiyonası’nda altın madalya, 1993’te Avrupa ikinciliği, 1994’te 16 yaş altı Avrupa Şampiyonası’nda altın madalya kazanan takımların antrenörüdür.
Bu bağlamda konuyu ele aldığımızda, küçük yaşlarda futbola başlayan, antrenman ve futbol bilgisini geliştiren çocukların, gençlik yıllarında tecrübeli bir futbolcu olmasının önü açılmış olur. Aynı zamanda genç takımlarda forma giyerek, maç tecrübesi edinen gençler, kulüplerinin kendilerine sunduğu imkanlarla birlikte profesyonel futbolculuğa adım atmış olur. Özetle, futbola erken yaşta başlamanın avantajıyla tecrübe edinen futbolcular, A takım düzeyinde kulüplerine katkı sunmaya hazır hale gelmektedir. Bu da hem kulüpler hem milli takımlar hem de ülke futbolu açısından önemli bir döngü olmuş olur.
FUTBOLUN FELSEFESİ ÖZ KAYNAK DÜZENİ OLMALI
Futbolun bacasız bir endüstri olmasına karşın özünde hala amatör bir ruh taşıdığını söyleyebiliriz. Çünkü ne kadar profesyonel olursa olsun, futbol da bir insanın yeteneğiyle bütünleşen bir takım oyunudur. Spor özünde amatör bir aktivitedir. Bu amatör aktivite içerisinde başarılı sporcuları ön plana çıkaracak, onları keşfedecek, yeteneklerini geliştirecek, ulusal ve uluslararası rekabet düzeyine getirecek bir sistem her zaman futbola katkı sunabilir.
BAŞARININ TEMELİ; “İNSAN ODAKLI OLMAK”
Bu konuyu örneklendirirken, efsane bir spor insanı ve futbol antrenörü Serpil Hamdi Tüzün’ün süreklilik arz eden ve bir çarkın dişlileri gibi çalışan Öz Kaynak Düzeni’ni örnek göstermenin daha doğru olabileceği kanaati olmuştur.
Serpil Hoca’nın uyguladığı sistem, insan odaklı bakış açısının ne kadar önemli olduğunun örneğidir. Futbolda olduğu gibi sporun diğer dallarında da odak noktamız “insan” olursa, başarı da beraberinde gelecektir. Yani başarının temeli insan odaklı olmaktan geçer diyebiliriz.
Spora yeni başlayan çocukların hayalleri, hedefleri ve onların yetenekleriyle yakından ilgilendiğimizde, dünya yıldızlarını bu topraklarda çok rahat yetiştirebiliriz.
Sonuçta futbol da bir spordur. İnsanın insanla yaptığı, rekabete dayalı bir spordur. İnsanın olduğu yerde duygu ve düşünce vardır. Profesyonelleşen ve büyük bütçelerle birlikte bacasız bir endüstri haline gelen futbolun insan odaklı bir felsefeyle yönetilmesi daha doğru olabilir. Bu anlayış, futbolun gelişimine ve yeni yeteneklerin kazandırılmasına olanak tanıyabilir.
Bu tutum, amatör liglerden profesyonel liglere kadar uzanan tüm ligler için geçerlidir. Para kaynağımızın tükendiği yerde bir tek insan kaynağımız tükenmez. Ve insan kaynağını doğru bir anlayışla yönetirseniz, başarıya çok rahat ulaşabilirsiniz. Ulaşabilirsiniz diyorum, çünkü bu anlayış sayesinde bugüne kadar denenmiş ve başarılı olmuş birçok örneğin olduğundan söz edebiliriz.
Unutmamak gerekir ki tarih, amatör spor ruhuyla profesyonel spor yapanların başarısını yazmaya devam edecektir.
Comments