İnsan Hakları ve Demokrasi Haftası

Ülkemiz, Cumhuriyet yönetimine geçtikten sonra demokratik bir ülke olma yolunda hızla ilerleme kaydetmiştir. Yalnız zaman zaman askeri müdahalelerle demokrasimiz kesintiye uğramıştır. Demokrasinin olmadığı yerde insan hak ve özgürlüklerinden söz etmek mümkün değildir. Her kesimden, her vatandaşın temel hak ve özgürlüklerinin konuşulması için, demokrasiyi geliştirmeli, hayatımızın her alanına yansıtmalıyız. Açıkça ifade etmek gerekirse, demokrasiyle yönetilen ülkelerde sivil toplum kuruluşları devlet politikasını şekillendirebilir. Bunun sonucunda da barış, hoşgörü ve adalet duyguları toplumun vazgeçilmez değerleri olarak yerlerini alır.

İnsanlık tarihinde edinme işi ortaya çıkınca insanlar arasındaki eşitlikte bozulmuştur. Bu bozulma süreç içinde had safhaya ulaşmıştır. Güçlü olan toplumlar güçsüz olan toplumları ezmiş, insanlar dünyanın her yerinde köleleştirilmiş, bir mal gibi alınıp satılmıştır. Bu eşitsizliği insan onuru kendine yedirememiştir. Son yıllarda sıkça duymakta olduğunuz insanlar hakları ile ilgili çalışmalar çok eski yıllara dayanmaktadır ve insan hakları yüzyıllar boyunca büyük mücadeleler verilerek kazanılmıştır.

İnsan hakları kavramıyla ilgili belgenin izine, ilk olarak İngiltere’de rastlanmaktadır. 15 Haziran 1215 tarihinde baronlar ve Lordlar tarafından hazırlanıp krala sunulan “Hürriyetlerin Büyük Beratı” adlı belge, halkın haklarını krala karşı korumayı amaçlıyordu. Bu belgenin en büyük özelliği, yasanın kraldan üstün olduğu düşüncesini kabul ettirmesi ve yaymasıydı.

İnsan hakları konusunda ikinci önemli ve 1776’da Amerika Birleşik Devletleri’nin İngiltere’ye karşı yayınladığı Bağımsızlık Bildirgesi'dir. Bu bildirge, insanların eşit olduğunu, yaşama ve özgürlük haklarını savunuyordu.

1789 Fransız Devrimi’nden sonra yayınlanan “İnsan Hakları Bildirisi” de önemli kilometre taşlarından birisidir. Bu bildiri ve yasa önünde herkes eşittir.

Bütün insanlar düşünce, inanç, gezi, haberleşme, örgütlenme, çalışma özgürlüğü, kişi ce konut dokunulmazlığı gibi bir takım haklara sahiptir. Bu hakların tümüne insan hakları denir.

Ülkemizde insan haklarıyla ilgili ilk belge Tanzimat Fermanı’dır. Bu fermanla padişahların bir takım yetkileri sınırlandırılmış, halka bazı haklar tanınmıştır. Ardından Islahat Fermanı ve Birinci Meşrutiyet ile halka verilen haklar biraz daha genişletilmiş fakat uygulanmamış, kağıt üstünde kalmıştır.

Türkiye, İnsan Hakları Bildirisi’ni ilk benimseyen ülkelerden birisidir.

1961 ve 1982 anayasalarında insan haklarıyla ilgili birçok temel ilkeye yer verilmesine rağmen, insan haklarının tam olarak hayata geçirilememesi ülkemizin sorunlarından birisidir. Demokrasinin gelişmesiyle birlikte bu sorun çözüme kavuşacaktır.

İnsan Hakları Avrupa Konseyi

İnsan Hakları Avrupa Divanı

Uluslararası Af Örgütü

****************

ÖZLÜ SÖZLER

İnsan oğlunu biraz sevsen, yoğursan, pırıl pırıl insanlık anıtları doğar.

Tüm insanların aslı birdir; onları birbirlerinden ayıran adetleridir.

İnsan, insanın efendisi olmaz.

İnsan her zaman kahraman olamaz ama, her zaman insan olabilir.

İnsanlar, bize doğrudan doğruya dokunmadıkça, bizleri rahatsız etmedikçe, onlarla birlikte, barış içinde yaşamak zor olmaz.

Kendisini bütün insanların kardeşi sayan ve insanlık uğruna çalışan insandan daha mutlu kimse yoktur.