CHP’de parti üyesi 23 kişinin ‘geçici çıkarma cezası’ istemiyle İl Disiplin Kurulu’na sevk edilmesi sonrası listede adı geçen bazı isimler açıklamalarda bulundu.
Özgür Kaya, Halit Kaplan, Koray Şentürk ve Pınar Dündar yaptıkları açıklamalar ile parti yöneticilerini hedef alırken, sert ifadeler kullandılar.
CHP’de parti üyesi 23 kişinin ‘geçici çıkarma cezası’ istemiyle İl Disiplin Kurulu’na sevk edilmesi sonrası listede adı geçen bazı isimler açıklamalarda bulundu.
Özgür Kaya, Halit Kaplan, Koray Şentürk ve Pınar Dündar yaptıkları açıklamalar ile parti yöneticilerini hedef alırken, sert ifadeler kullandılar.
“BU PARTİYE İHANET ETMEKTİR”
Geçici olarak çıkarma cezası istemiyle disiplin kuruluna sevk edilen isimlerden Özgür Kaya, yapılan bu işlemin partiye ihanet olarak nitelendirirken, “Birileri genel merkeze gizlice dosya vermiş. Genel merkez de geçici üyelikten çıkarma istemiş. Kırklareli disiplin kuruluna yazı gönderilmiş. Ergenekon davalarında vardı gizli tanıklar. Onlar gibi gizli dosya hazırlayan alçaklar var.
Asıl, ön seçim isteyip, sonunda atamayı getirenler ihraç edilmeli. Lüleburgaz’daki oy düşününe sebep olanlar ihraç edilmeli. Görünen o ki kendi başarısızlıklarını başka birilerine mal etmeye çalışıyor. Partide herhangi bir yere aday olmuş birçok kişi listede var.
Birileri partiyi babasının malı zannediyor. Daha önce partide emeği yokmuş gibi, potansiyel isimleri yok etmeye çalışırken partiyi yok ediyorlar.
Bu da partiye ihanet etmektir.” dedi.
“DEMOKRASİYİ SİNDİREMEMİŞ KİŞİLERİN İŞİ DEĞİLDİR SİYASET”
CHP üyesi Halit Kaplan ise, “Hani koyunun olmadığı yerde keçinin kendisini Abdurrahman Çelebi geçindiği ortamları bilenler bilir. Türk siyaseti bunun sayısız örnekleriyle doludur ve hiç kimse hatırlamaz bile onları. Bizim acar yöneticilerin işi de o hesap. Gündem mi değiştiriyorlar yoksa kişisel hırslarını mı kontrol edemiyorlar belli değil. Her durumda da bulundukları göreve layık davranmadıkları kesin. Zaten seçimlerde alınan sonuçlar bu durumu doğrular nitelikte.
Uzun süredir Lüleburgaz özelinde Kırklareli il siyasetini hayli meşgul eden “Disiplin Soruşturması” işi artık ayyuka çıktı. Sözüm ona etkili ve de pek yetkili arkadaşlar içlerinde benim de olduğum 23 kişiyi Parti Aleyhinde Çalışmak Suçundan ötürü “Geçici Çıkarma Cezası” istemiyle Disiplin Kuruluna sevk etmiş. Neyin hırsı, neyin egosu bu tür yaklaşımlar. Yoksa bir şeyleri örtme çabası mı.
Tüm Türkiye genelinde inanılmaz bir iş başaran CHP, Kırklareli özelinde tam bir çuvallama yaşadı. Bunun faturasını da bizlere mi kesmek istiyorlar acaba. Hiçbir şey bu kadar ucuz değil. Genel merkez bu konuda nasıl bir tavır alacak çok net değil, gerçi topu taca atarak kararı il disiplin kuruluna bırakmış. Buradan çıkacak sonuç belli. Bekliyoruz.
Gelelim madalyonun gerçek yüzüne. Türkiye haritasında Kırklareli artık “kırmızı” değil. İl belediyesi kaybedildi, hesabı kimden sorulacak.
60 küsür yıldır CHP’nin elinde olan Babaeski’nin kaybedilmesinin hesabını kimden sorup, kimleri disipline verecekler merak ediyorum. Lüleburgaz tüm Türkiye’de inanılmaz yükseliş gösteren oylara rağmen büyük bir düşüş gösterdi, diğer beldeler genel oylardaki yükselişe rağmen alınamadı. Tüm bunların eleştirisinin yapılıp nerede hatalar yapıldığının muhasebesinin tutulacağı yerde suçlu aramak ve ceza kesmek anca bu mantığın ürünü olabilirdi; oldu da. Aslında bunlar beklenen sonuçtu. Yapılan ön seçimlerdeki başarısızlık ve iş bilmezlik adım adım bu sonucu getirdi. Suçlu mu arıyorsunuz kardeşim, asıl suçlu sizsiniz.
Burada günah keçisi olarak ortaya sunduğunuz kişiler bırakın parti aleyhine çalışmayı düşüncesini bile akıllarına getirmezler. Yıllardır bu partiye emeklerini, yüreklerini ve zamanlarını verip çeşitli görevlerde ve temsillerde bulundular. Attığınız bu kir bu kişilerin üzerinde kalmaz bumerang gibi gelir size yapışır çıkmamacasına.
Akılınızı başınıza alın, bu türden oyunlar kimseye yarar getirmez. Yol yakınken istifa edin bu işi layıkıyla yapacaklar gelsin o görevlere.” ifadelerini kullandı.
“KENDİLERİNİ PARTİNİN SAHİBİ ZANNEDİYORLAR”
Avukat Koray Şentürk ise isim verip, kendilerinin CHP’liliğini sorgulayacak kişi, makam ve kurumun olmadığını belirterek, “Bora Terzi ile Murat Gerenli kendilerini partinin sahibi zannediyorlar. Böyle olmadığını onlara göstereceğiz. Bizim CHP’liliğimizi sorgulayacak kişi, makam, kurum yok. Daha anasının karnından doğmadı.” ifadeleri ile sert çıktı.
“SUÇLAMALARIN SAMİMİYETSİZ VE KARALAMA POLİTİKASINDAN BAŞKA BİR EYLEM OLMADIĞINI DÜŞÜNÜYORUM”
Avukat Pınar Dündar ise gazetemiz internet sitesinde yer alan haberimizin yorum kısmında konuya ilişkin açıklama yaparken, “CHP Kırklareli ili Lüleburgaz İlçesi yönetimine bağlı geçmiş dönem yöneticilik yapmış partisine gönülden bağlı ve çocukluğundan bu yana emek vermiş birisi olarak hakkımızda yapılan suçlamaların gayet samimiyetsiz ve tamamen bir kısım parti yöneticisinin kendisinin ilerlemesine engel teşkil edeceğini düşündüğü kişileri karalama politikasından başka bir eylem olmadığını düşünüyorum. Zira kendileri genel seçimlerde partimiz vekili sayın Fahri Özkan'ın çalışmalarında görevleri olmalarına rağmen yer almayarak son dakika (son gece yürüyüşünde) usulden görünmeleri ve “bir oy işçi partisine bir oy Meral'e” çalışmaları ile gündeme oturanlar hakkında elleri kolları bağlı halde hiçbir şey yapmamaları, son dönem yerel seçimlerde sahte mühür vakasında adlarının geçmesi ile birden fazla üye ve aday ve hatta yönetici hakkında herhangi bir işlem yapılmaması gibi birden fazla olayın üstünü kapatmak adına yapılmış çirkin bir girişimdir. Söz konusu kişiler; geçici çıkartma cezası ile disipline sevk edilen şahsım ve listede yer alan tüm hatırı sayılır ve partide yıllardır emeği geçen üyelerimizi çıban olarak görmektedir. Ne var ki bizleri çıban olarak gören iş bu yönetici ve partililerimizin bilmesi gereken bizlerin partimiz aleyhine hiçbir eylem ve faaliyette bulunmadığımız, partimizi karalamaya neden olabilecek bir davranışta bulunmadığımız gibi partimizi en iyi şekilde temsil edip gerekli görevlerimizi layığı ile yerine getiren kişiler olduğumuz hususunun tartışmaya dahi kapalı bir konu olduğudur. Ve bilinmelidir ki; geçmişte usulsüz şekilde kendilerinin bir kısım görevlere aday olduğu seçimlerinin maddi olarak ilçe yönetiminden finanse edilmesinin önüne geçen biri olarak ta o zamandan gelen kendi şahsi hırslarının tezahürü olan bu eylemlerinin bizlerin adını karalamayacağı ve bizleri partiden uzaklaştırarak kendilerinin istedikleri gibi at koşturacakları platformu onlara sağlamayacağı, bizlerin kağıt üstünde yapmadığı üzerine atılı eylemler vechinde partiden uzaklaştırılması halinde dahi siyasi ve etki gücünün ve isimlerimizin olduğumuzdur. Bizlerin onların önünde çıban olmadığımız gibi aslında tüm bu haksız eylemlerinin partililerimizin cevapları ile onlara kökünü çıkaramayacakları bir nasır olarak bu eylemlerinin geri döneceği kanaatindeyiz. Yapılan tüm bu haksız iddia ve suçlamalar yerine düzgün ve olması gerektiği gibi bir yönetim yapmalarını, sayın vekilimizin ve ilgili üst yönetimlerin bu hususlara el atarak gereğini yapmasını dilediğimi belirtmek isterim.” ifadelerini kaydetti.
Comments