Amaç geleceğe dokunmak!

Kırklareli Üniversitesi Münazara Kulübü, Kırklareli’nin köy okullarında anlamlı bir proje gerçekleştiriyor.

Kırklareli Üniversitesi Münazara Kulübü üyesi üniversite öğrencileri, Kırklareli’nin köy okullarında anlamlı bir projeye imza atıyor. Kırklareli’nin köylerinde, Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın uygulamaya başladığı Üniversite Öğrenci Toplulukları İş Birliği ve Destek Programı (ÜNİDES)  kapsamında planlanan projenin ilk ayağı Kırklareli’nin Yoğuntaş Köyü’nde gerçekleştirildi.

Yoğuntaş Ortaokulu’nda gerçekleştirilen projede, öğrenciler farklı gruplar halinde masalara oturtularak önlerine aslan, fil, ayı, tilki ve maymun olmak üzere beş farklı seçenek sunuldu ve öğrencilere “Ormanın kralı kim olmalı?” sorusu soruldu.

Öğrencilerin hepsi kendi fikirlerince bir hayvanı kral olarak seçtikten sonra, masalarında oturan diğer öğrenciler ile konu hakkında münazara ederek ormanın kralının neden seçtikleri hayvan olması gerektiğini masaya yatırdılar.

Etkinlik süresince ormanın kralının hangi hayvan olması gerektiği hakkında münazara eden ortaokul öğrencileri, kendi fikirlerini arkadaşlarına kabul ettirmeye çalışırken, aynı zamanda arkadaşlarının fikirlerini de dinleyerek özeleştiri yapma imkanı buldular.

Öğrenciler arasında münazara edilen bir masadan dört farklı kralın çıkması ve hayvanların dört farklı kralla birden de yaşayabileceği fikrinin çıkması ise projenin dikkat çeken detaylarından birisi oldu.

Şehirlere göre ulaşım, sosyal ve ekonomik alanlarda dezavantajlı konumda bulunmasından dolayı köylerde gerçekleştirilen projede çocukların, hem yaş gruplarına göre daha çekingen ve özgüvensiz davrananların daha katılımcı bir karaktere bürünmesi, hem de geleceğe dönük daha büyük toplumsal sorunlarda daha aktif rol almaları amaçlanıyor.

Proje, Mart ayında iki, Nisan ayında ise üç okulu kapsayacak.

ÇEKİNGEN ÇOCUKLAR DA KATILIM GÖSTERDİ

Gerçekleştirilen Proje sonucunda çocuklarda katılımcılık oranının arttığını gözlemlediklerini belirten Kırklareli Üniversitesi Münazara Kulübü Heyet Başkanı Eda Nur Turul; “Proje başladığında bazı çocuklar çok özgüvenli davrandı. Fikirlerini hemen belirtmenin yanı sıra kral seçtikleri hayvanın resmini de çizerek düşüncelerini görsel olarak desteklemeye çalıştılar.

Bunun aksine daha çekingen ve özgüvensiz olan çocuklar da vardı. Seçtikleri hayvanın neden kral olması gerektiğini kısa bir şekilde özetleyip susmayı ve arkadaşlarını izlemeyi tercih ettiler. Yanlarındaki arkadaşlarını tartışırken izledikçe kendileri de yavaş yavaş fikirlerini kelimelere dökmeye ve seçtikleri hayvanın neden kral olması gerektiğini konusunda argüman üretmeye başladılar.

Bu çocukların gerekli şartlar ve ortamlar sağlandığı zaman fikirlerini belirtip savunabildiğini, aslında girişken olmak istediklerini ve bunun tetiklenmesi gerektiğini gözlemledik” dedi.

DEMOKRASİ ÖRNEĞİ

Bir masada ise çocukların demokratik bir sonuca vardıklarını belirten Turul; “Bir masada çocuklar uzun bir süre hangi hayvanın kral olması gerektiği konusunda tartıştılar. Birbirlerini dinledikçe, başkalarının argümanları da onlara mantıklı geldi.

Aynı zamanda kendi argümanlarının da doğruluğuna inandıkları için arada kaldılar ve masada bir kararsızlık havası oluştu. Ardından çocuklar daha uzlaşmacı bir yol izlemeyi tercih ettiler ve hayvanlar arasında demokratik bir düzen olabileceği kararını aldılar.

O masadan dört farklı kral aynı anda seçildi ve seçilen hayvanların fiziksel ve zihinsel özelliklerine göre topluluğa farklı katkılar sağlayabileceği konusunda anlaşıldı. Böylece demokratik bir sistemde dört farklı kralın hüküm sürdüğü bir otorite oluşturdular ve bunda hemfikir oldular.

Hiçbir çocuk kendi kararlarına oy vermedi. Başkalarının fikirlerini dinledikçe bunların da mantıklı olabileceğini düşündüler ve kendilerince “mükemmeli” aradılar. Bu kapsamda çocukların özeleştiri yaptıkları sonucuna ulaşmanın yanında, verimli tartışmanın uzlaşmacı bir yola doğrudan katkı sağladığı sonucunu da çıkardık” ifadelerini kullandı.

“HALK ARASINDA OTURMUŞ NORMLARDAN UZAKLAŞTILAR”

Çocuklara formatı ilk anlattıkları zaman hemen hemen tüm çocukların aslanı kral seçtiğini belirten Eda Nur Turul; “Çocuklara formatı ilk anlattığımızda neredeyse her masada aslanın kral olması gerektiği fikri çıktı fakat tartışmalar başlayınca bu değişti. Halk arasında oturmuş norm aslanın kral olmasıdır fakat farklı fikirler mantık çerçevesinde öne sürüldüğü ve sağlıklı bir tartışma ortamı oluşturulduğu takdirde halk arasında oturmuş normların dışına çıkılabileceğini de görmüş olduk.

Çocukların bu davranışı, başka fikirlerin doğru olabileceğini düşünüp birbirleriyle münazara ederek farklı görüşlere yer verip onları benimsemeye açık olduklarını gösterdi” ifadelerine yer verdi.

“AMAÇ İLERİYE DOKUNMAK”

Eda Nur Turul; “Amacımız toplumsal konularda kentsel yaşama göre biraz daha dezavantajlı konuma bulunan köylerdeki çocukların gelecekte daha katılımcı ve özgüvenli olmalarını sağlamak. Bir nevi ileriye dokunmak diyebiliriz.

Bu projede bulunan lise ve ortaokul öğrencilerinin ileride “kürtaj yasaklanmalı mı/yasaklanmamalı mı?”, “mülteciler geri gitmeli mi/gitmemeli mi?” gibi konularda daha aktif ve katılımcı olmalarını hedefliyoruz.

Kulübümüz yakın zaman önce daha aktif etkinlikler düzenlemeye başladı. Biz Kırklareli Üniversitesi’nin yeni jenerasyonları olarak kulübe katılarak görevler aldık ve projeler planlamaya başladık.

Üçüncü ve dördüncü sınıflar bizim için gerekli izinleri ayarlarken, benim gibi birinci ve ikinci sınıflar da kalan kritik görevlerde yer alıyor. Kulübümüzü bu şekilde canlandırdık ve topluma fayda sağlayacak bu gibi projelerin devamını getirmeyi hedefliyoruz.

Bu projede tüm ekip arkadaşlarımın çok fazla emeği geçti. Emeği geçen Melis Çil, Sümeyye Eyşi, İlayda Nur Gül, Ali Can Yılmaz, Eyyüb Bozkurt, Gül Öztürk, Nurgül Arabacı, Öznur Aslan ve Yaren Kavasoğlu’na da emeklerinden dolayı çok teşekkür ederim.” diyerek sözlerini noktaladı.