top of page
Yazarın fotoğrafıgorunumhaber

50 yıl öncesine döndüler





Lüleburgaz’da yaşayan Kıbrıs Gazileri, Kıbrıs Barış Harekatı’nın üzerinden 50 yıl geçmesine rağmen yaşadıklarını unutamıyor.

20 Temmuz 1974 tarihinde başlayan Kıbrıs Barış Harekatı’nın tanıkları unutamadıkları anları Görünüm’e anlattı.

Türkiye Muharip Gaziler Derneği Lüleburgaz Temsilciği Başkanı Faruk Batı ve Kıbrıs Muharip Gazileri Hayrettin Berberoğulları, Şerif Saraç, harekatın 50’nci yılında özel açıklamalarda bulundu.

Gaziler, duygu dolu şekilde yaptıkları açıklamalarda, 50 yıl önce çok zorlu şartlarda mücadele ettiklerini ve yine olsa aynı şekilde mücadele etmek istediklerini belirtti.

Gaziler, Kıbrıs’a sadece harekatta gittiklerini ve tekrar gitmek istediklerini eski günlerini, anılarını yad etmek istediklerini dile getirdi.




“SANKİ GECE GÜNDÜZ OLDU”

20 yaşında Batman’da asker iken harekata katıldığını belirten Faruk Batı, helikopterle adaya iniş yaptıklarını ve ardından harekata başladıklarını kaydetti.

Kıbrıs Barış Harekatı’nda kendi taburundan 11 silah arkadaşının şehit olduğunu belirten Batı; “Biz Kıbrıs’a ikinci harekat başladığında gittik. Araziye indiğimizde bölük komutanımız bana bir dürbün uzattı ve görebildiğim kadar ileriye bakmamı söyledi. Gece karanlığında ileride kırmızı renkli büyük bir alan gördüm. O esnada taarruz uçakları ile telsizden, 3 kere alanın temiz olup olmadığı soruldu. 3 kere temiz olduğu cevabı gelince, uçaklar o kırmızı alanı bombalamaya başladı. Bombalama esnasında, gözümüzün gördüğü her yer aydınlandı. Sanki gece gündüz oldu. Rum askerlerinin kendi cephanelerini kamufle etmek için devasa boyutlarda Türk Bayrağı şeklinde boyadığı söylendi bize. Mermiler başımızın üstünden aralıksız yağıyordu. Sıcak ve yoğun çatışmalar dolayısıyla kendi birliğimizden 11 tane askerimizi kaybettik. Başta onlar olmak üzere harekata katılıp şehit olanlara Allah’tan rahmet ve gazilerimize sağlıklı ömürler diliyorum. Beni etkileyen bir diğer hususta Yunan askerlerinin mevzilerinde olabilecek her türlü imkan bulunuyordu. Su, ekmek, yiyecek, et gibi bizde olmayan şartlara çok kolay erişebildiklerini gördük. Biz mevzilere girdiğimizde suların zehirli olmasına ihtimaline karşı hepsini deldik ve yere akıttık. Komutanımıza, bir kuş sütlerinin eksik olmadığını söyledim, komutanım da bana ‘işte Türklüğün farkı buradadır’ diye seslendi” dedi.

GAZİLER TEKRAR KIBRIS’A GİTMEK İSTİYOR!

Gazilerin her fırsatta Kıbrıs’a gitmek istediklerini belirten Batı; “50’nci yıla ulaştığımız için çok mutluyum ama bir konuda üzüntümüz var. 50 yıl önce biz oraya vatanımız için seve seve canımızı vermeye gittik. 50 yıl önce Kıbrıs’tan gelip, Kıbrıs’a bir daha hiç gidemeyen arkadaşlarımız var. Lüleburgaz bu konuda mahrum edildi. Ülkenin her yerinden gaziler götürüldü ama Lüleburgaz’dan bir tane dahi gazimiz götürülmedi. Temsilcilik Başkanı olarak benim dahi ismim alınmasına rağmen götürülmedim, bu konuda çok mustaribiz. Böyle bir şey olursa ben yalnız gitmek istemiyorum ben arkadaşlarımla birlikte gitmek istiyorum.” ifadelerine yer verdi.

“KİMSE BİRBİRİNİ TANIMADIĞI İÇİN KARŞILIKLI OLARAK BİRBİRİMİZE ATEŞ AÇTIK”

21 yaşında Gaziantep’te tank taburunda asker iken harekata katıldığını belirten Şerif Saraç, gemilerle adaya ulaştıklarını ve şartların yetersiz olması dolayısıyla kendi askerlerimizle bilinçsiz olarak çatıştıklarını belirtti.

Saraç; “Biz oraya her anlamda zor şartlarda vardık. Ulaşımın ve haberleşmenin neredeyse olmadığı bir durumdu orası. Kimse kimseyi tanımıyor ve nereye gideceğini bilmiyordu. Biz gece saatlerinde boğaza geldiğimizde kendi komandolarımıza karşı karşıya geldik, bilinçsizce onlarla çatıştık. Çünkü ışık yok, haberleşme ağları kopmuş durumda, birbirimizden haber alamıyorduk. Kimse birbirini tanımadığı için karşılıklı olarak birbirimize ateş açtık. Saat ilerleyince ve gün aydınlanınca, ateş ettiğimiz askerlerin Türkçe konuştuğunu fark ettik. Durumu komutana bildirerek ateşkesi sağladık.  Oraya gidince adeta yangının içine girdik diye düşündüm. Uçaklar bombalarken, siperlerden mermi yağıyordu. Hepimiz korkunç şeyler yaşadık, şartlarımız çok zorluydu. Bulunduğumuz süre boyunca hep çalıştık, askerimize ikmal taşıdık. Ben harekat bitene kadar hep bu şekilde hizmet ettim. Oradayken yaşlı bir amca bana sarılıp ‘sizi çok bekledik, neredeydiniz’ dedi. Kıbrıs’ın bu halini görünce iyi ki gidip oraya huzur getirmişiz diyorum. Kendimle ve milletimle gurur duyuyorum. Bir daha olsa yine koşa koşa gideriz. Tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum” dedi.


20 yaşında Bolu’da asker iken harekata katıldığını belirten Hayrettin Berberoğulları, harekatta sağ kolunun iç kısmına şarapnel gelmesi sonrası yaralandığını ve bombardımandan dolayı kulağında duyma kaybı yaşadığını belirtti.

Kıbrıs Barış Harekatı sonrasında sol koluna Kıbrıs haritası ve tarihinin yazılı olduğu bir dövme yaptırdığını belirten Berberoğulları; “Biz helikopter ile adaya iniş yaptık. Helikopterin iniş yapacağı anlarda Yunan savaş uçakları bize ateş etmeye başladı, bizde onlara karşılık vermeye başladık. Düşman askerlerinin her yere mayınlı tuzaklar kurduğu belirtildi bizlere, ortalık tarif edilemeyecek durumdaydı. Birliğimizden ve mücahitlerden çok şehit verdik. Şartlarımızın kötü ve eksik olmasının yanında bizler sadece düşmanla değil, yaklaşık 45 derece hava sıcaklığıyla ve doğa ile de savaşıyorduk. Her anlamda çile çektik yani. Harekatı unutmak asla mümkün değil ama hiç aklımdan çıkmayan şey şudur; bir gün Rumlarla karşılıklı çatışırken telsizle konuşma imkanımız oldu. Onlar bize ‘biz sizlerden korkmuyoruz, önünüzden uzun boylu sakallı kişiler geçiyor, onlardan korkuyoruz’ dediler. Bu anıyı asla unutamam. Beni çok etkiledi. Orada sadece Rum askeri ve Türk askeri savaşmıyordu. Aynı Çanakkale’de anlatılanlar gibi olmuştu.  Bazen rüyalarımda o anları ve çatışmaları, arkadaşlarımı görüyorum. Allah kimseye savaş göstermesin. 50’nci yıla ulaştığımız için aşırı derece de mutluyuz. Şehit olup dönemeyen silah arkadaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum, gazilerimize de sağlık ve huzur diliyorum” diye konuştu.

Berberoğulları, Kıbrıs’ta nöbetteyken Rauf Denktaş’ın kendisine imzalı fotoğraf verdiğini ve gözü gibi sakladığının kaydetti.

Öte yandan Türkiye Muharip Gaziler Derneği Lüleburgaz Temsilciği tarafından 20 Temmuz günü saat 11:00’da Yeni Tören Alanı’nda bir basın açıklaması yapılacak. Herkes 50’nci yıl için yapılacak programa davet edildi.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

                                                                                                                   

387 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Commentaires


bottom of page